Ağa Han Mimarlık Ödüllü Proje ‘Handmade School’

EL BİRLİĞİ İLE EL YAPIMI BİR İLKOKUL

Mimar Anna Heringer ve Eike Roswag tarafından 2007 yılında Bangladeş’te yapılan okul projesi tamamen el yapımıdır ve bölge halkının işgücü olarak projeye aktif katılımıyla hayata geçirilmiştir. 325 m² büyüklüğündeki okulun ana yapım malzemeleri toprak ve bambudur. Bölgedeki geleneksel yapım malzemeleri, bazı yeni yapım teknikleri ile birleştirilerek kullanılmıştır.

Proje Künyesi

Proje Adı/Konsepti : Handmade School/Okul Projesi

Proje Alanı : 325 m²

Proje Yapım Yılı : 2007

Bulunduğu Yer : Rudrapur, Dinajpur Bölgesi, Bangladeş

Mimarlar : Anna Heringer, Eike Roswag

 

Projenin yapıldığı Dinajpur bölgesi dünyadaki en yoğun nüfusa sahip bölgelerden biridir ve nüfusun %80’inden fazlası kırsal alanlarda yaşamaktadır. Yoksulluk ve altyapı eksikliği, birçok insanı kırsal alandan şehirlere göçe zorlamaktadır. Yerel bir sivil toplum kuruluşu olan Dipshikha, bölgeyi güçlendirmek ve potansiyelleri açığa çıkarmak için bazı kalkınma programları uygulamaktadır. Bu program kapsamında düşünülen projelerden biri de, kimlik duygusunu güçlendirmek amacıyla çocuklara özgüven ve bağımsızlık kazandırabilecek nitelikte bir okul projesidir. Projenin amacı, mevcut yapı tekniklerini geliştirmek, yerel işgücü potansiyelini kullanarak sürdürülebilirliğe katkıda bulunmak ve bölgesel kimliği güçlendirmektir.Bölgedeki yerel yapım yöntemlerinin çoğunda yapı malzemesi olarak toprak ve bambu kullanılır ancak bu tür inşa teknikleri hata yapmaya meyillidir ve düzenli bir bakım gerektirir. Çoğu yapıda neme karşı da bir önlem olmadığı için ortalama olarak 10 yıl ömre sahiptirler. Bu projede ise, öncelikle bir tuğla temel sistemi oluşturulmuş, bunun üzerine bir miktar saman ile karıştırılarak hazırlanan toprak duvarlar yapılmıştır. Yığma şekilde uygulanan toprak karışımı, 65 cm’lik katmanlar halinde üretilmiştir. Her katman yaklaşık bir haftada kuruduğundan, katmanlar birer haftalık arayla inşa edilmiştir. Dördüncü katmanda kapı ve pencerelerin lentoları eklenmiş ve beşinci katmandan sonra üst katın bambu taşıyıcıları yerleştirilmiştir. Birinci kat duvarlarında ve çatıda bambu çubuklar ile oluşturulan dikey ve çapraz dikmelerden oluşan bir çerçeve kiriş konstrüksiyon kurulmuştur. Çatı ise oluklu galvaniz saclarla kaplanmıştır.

Su geçirmez tuğla bir temel eklenmesi eklenmesi ve toprağa saman karıştırılması gibi basit hamleler projelerin ömrünü ve niteliğini arttırmıştır. Projede çalışan bir kerpiç işçisi süreç hakkında şöyle yorum yapıyor: “Gerçek yapıya başlamadan önce birtakım testler ve deneyler yaptık, birbirimizin dilini bilmesek bile bu deneyler sayesinde anlaşabildik. Ve herkes birbirinden çok şey öğrendi. Güçlü duvarlar nasıl yapılır, ölçüm aletleri nasıl kullanılır tüm bunları öğrendim.” Proje yerel zanaatkarlar, öğrenciler ve Avrupalı gönüllülerle işbirliği içinde üretilmiştir.

 

Yeni okulun mimari mekanı, öğrenmeye yönelik geleneksel yaklaşımlara bir alternatif olarak, bireylerin farklı öğrenme hızlarını dikkate alan, bireysel yetenekleri ve ilgileri teşvik eden özgür bir öğrenme biçimi sunar ve bu prensibi malzeme, teknik ve tasarım aracılığı ile gerçekleştirir. Bu yaklaşımı desteklemek için farklı türde alanların kullanımını sağlar. Örneğin zemin kat kalın toprak duvarlara sahiptir ve bu katta üç sınıf yer alır. Her biri, organik olarak şekillendirilmiş bir “mağara” bölümüne açılır. Bu yumuşak iç mekan, kişinin kendi başına konsantrasyon amaçlı içe çekilmesi ya da bir grup içinde birbirine yaklaşması ve yeni keşifler yapması içindir. Zemin katın kalın duvarlarına zıt şekilde üst kat aydınlık ve açıktır, bambu duvarlardaki açıklıklar çevrenin geniş manzarasını içeri sunar ve iç mekanda geniş bir hareket alanı oluşturur. Bambu şeritlerden gelen ışık ve gölgeler, zemin üzerinde çeşitli oyunlar meydana getirir ve tavandaki sarilerin renkli malzemeleriyle neşeli bir görsellik oluşturur.

Çocukların kendi okullarını kendi katkılarıyla inşa etmiş olmaları, bu projenin ilham verici yanlarındandır. Mekan ile kurdukları bağ derinleşmiş, inşaa sürecinde ve sonrasında okul onlar için keyifli bir oyun alanı haline gelmiştir. Heringer, dersleri sevdirerek çocuklara öğretmenin okulların ana felsefesi olduğunu ve bu yüzden okula gitmekten gerçekten mutlu olan neşeli çocuklarla dolu bir bina görmenin onun için en önemli şey olduğunu söylüyor. Zaten Heringer’e göre mimarlık, yaşamları iyileştirmek için kullanılan bir araçtan başka bir şey değil. “Architecture is a tool to improve lives.”

Mimar Heringer’in projeye dair beklentisini ve okulun kullanıcılarından olan bir öğrencinin projeye dair yorumlarını okuduğumuzda, Heringer’in amacına başarıyla ulaştığını söylemek mümkündür.

“Benim için en iyi şey; bu yapının, okula gittiği için gerçekten mutlu olan çocuklarla dolu olduğunu görmek. Esasen bir şeyleri özel kılan yapı değil, insanlardır; bütün gücüyle ve potansiyeliyle orada çalışan herkes ve orada yaşayan ve mekanı ambiyansıyla dolduran herkes.” [Anna Heringer ]

“Sevgili Anna Hanım merhaba, nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Ben de iyiyim. Hanımefendi, biz sizinle bu binayı yaptığınız için gurur duyuyoruz. Bence başka hiçbir bina bu bina kadar iyi değildir. Burası çok rahat. Yazları çok serin, dolayısıyla çok eğlenceli.”

[Poritosh, METI öğrencisi, Rudrapur, Bangladeş]

Handmade School, 2007 yılında Ağa Han Mimarlık ödülüne layık görülmüştür. Çocuklara yönelik bu gibi katılımcı projelerin artması, çocukların erken yaşlarda mekansal algılarını zenginleştirir ve ilerleyen yaşlarda bir zanaat için merak duymalarını teşvik eder. En önemlisi, kendi yapılı çevrelerini tasarlayıp üretebildiklerini ve değiştirebildiklerini görmeleri, doğal ve yapılı çevreye karşı onları çok daha bilinçli kılar.

Heringer ve Kilden Fikirler

Heringer; Asya, Afrika, Avrupa ve ABD’deki çeşitli projelerde yerel yapım malzemelerinin ve işgücünün kullanımına dayanan bu ödüllü yaklaşımını zamanla geliştirmiştir. “UNESCO Toprak Mimarisi, Yapı Kültürleri ve Sürdürülebilir Kalkınma Kürsüsü”nde mimar ve fahri profesör olarak, doğal yapı malzemelerinin kullanımına odaklanmaktadır. Martin Rauch ile birlikte, dünya çapındaki üniversitelerde öğrettiği ve sayısız ödül aldığı “Kilden Fikirler” (Clay Storming) yöntemini geliştirmiştir. Harvard Üniversitesi Tasarım Enstitüsü’nden bir grup öğrenciyi Kilden Fikirler yöntemiyle tanıştırarak, insani ve sürdürülebilir alanlar tasarlama konusundaki yaklaşımlarını onlarla paylaşmıştır.

Atölye katılımcılarından Zlatan Sehovic’in yorumu bir okul projesinde yapım malzemesi olarak çamur kullanımının neden heyecanlı olabileceği ile ilgili fikir veriyor: “Günümüz mimarisinde nispeten basit veya arkaik malzemeleri alıp bunları çağdaş yapıya entegre etmek bence kesinlikle mümkün. Enerji açısından bakıldığında, çamur, bina tamamlandıktan sonra dünyaya geri döner ve sonsuz sayıda geri dönüştürülebilir. Çamur çok bağışlayıcıdır. Bir hata yaparsanız, düzeltmek kolaydır. Ve her yerde mevcuttur. Herkes hayatının bir noktasında çamura dokunmuş ya da kil ile oynamıştır.” Gerçekten de çocuklar için en ilgi çekici malzemelerden biri, çok erken yaşlarda tanıştıkları çamurdur. Heringer, kil atölyesini anlatırken de çocukluktan yola çıkarak tasarımı daha içgüdüsel, dokunsal deneyimlere dayanarak tasarım aşamalarının oluştuğunu dile getirmektedir.

Hazırlayanlar:

Elif Keser,Yasemin Çetin,Esra Yazıcı, Şeyma Gebel

Kaynaklar

  1. Akkuş, K. & Perker,Z.S.,2019, Toprakyapı Malzemesi ile Mimarlık: Çağdaş Uygulamalar Üzerine bir Değerlendirme, Online Journal of Art and Design, Volume 7, Issue 4.
  2. Archnet Website, School in Rudrapur https://archnet.org/sites/6304
  3. Ağa Han websitesi,2005-2007 Ödül Dönemi ,https://www.akdn.org/architecture/project/school-rudrapur
  4. https://archello.com/project/handmade-school-in-bangladesh
  5. https://www.gsd.harvard.edu/2018/03/students-dig-deep-in-anna-heringers-clay-storming-workshop/
  6. Archdaily, Handmade School https://www.archdaily.com/51664/handmade-school-anna-heringer-eike-roswag?ad_medium=office_landing&ad_name=article
  7. Anna Heringer Architecture https://www.anna-heringer.com/projects/meti-school-bangladesh/
  8. Anna Heringer’in kil atölyeleri hakkında daha fazla bilgi için https://www.domusweb.it/en/architecture/2019/09/23/-clay-storming-is-the-new-brain-storming-.html